2018 yılının Aralık ayında Lider Eğitimci Yazarlar Derneği olarak Milli Eğitim Bakanlığının yeni bakanı Sayın Ziya SELÇUK’un yanında olduğumuzu, bazı mihrakların sayın bakanı haksız olarak eleştirip motivasyonunu bozmaya çalıştığını kamuoyuna deklare etmiştik. İlk defa toplumun büyük çoğunluğu tarafından kabul gören bir Milli Eğitim Bakanı, bu işin mutfağından yetişmiş, eğitimin hemen hemen her kademesinde görev almış, bakanlıktaki hastalıkları teşhis etmiş, tedavi yöntemlerini de bilip uygulamaya çalışan bir bakan belki ilk defa geldi. Uzun yıllardan sonra ilk kez Milli Eğitim Bakanlığında liyakat esas alınmaya başlamış, göreve gelenlerin yeni enerjileriyle eğitimcilerimize ışık olmaya başladığını görüp umutlanmıştık ki…
“Ki” dedik çünkü tam umutlanmaya başladığımız süreçte Sayın Bakanımız Ziya SELÇUK’un amansızca eleştirilmeye çalışıldığını ve bu eleştirilerle yeniden yıpratılmaya çalışıldığına şahit olmaya başladık. Bu açıklamamızda sözü fazla uzatmadan Prof. Dr. Ziya SELÇUK’un yerinde kararlar aldığını ve bu kararların eğitimciler tarafından sahiplenildiğini belirtmek isteriz. Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığında Ziya SELÇUK’un kariyer ve liyakat esaslı sisteme geçileceği açıklamasından sonra bu eleştirilerin şiddeti artmış ve yıllardan sonra ilk kez liyakat esaslı atama sistemine Sayın Ziya SELÇUK imza atmıştır. Bu durumdan tüm eğitimcilerimiz memnundur ve yeni bakana müteşekkirdir.
Bakan Bey, okulların asıl amacı olan eğitim ve öğretim çalışmalarına yönelmeleri için uğraşmakta, gereksiz ve artık bir angarya haline gelen niteliksiz, sayı çokluğu için yapılan proje garabetine son vermeye çalışmaktadır. Okullarımızda öyle projeler gördük ki inanın “buda nesi” demekten kendimizi alamadık. Solucan gübresi yetiştirme projesi, yumurta üretme projesi vb. gibi eğitimle uzaktan yakından alakası olmayan birbirinden garip projeler…
Sayın Cumhurbaşkanımızın addettiği gibi maalesef en başarısız bakanlığımız Milli Eğitim Bakanlığı olmuştur ve bu başarısızlıkta payı olan bazı isimleri değiştiren yeni bakana bazıları feveran etmeye çalışmaktadır. Eleştiriler; nesnellikten ve eğitimden o kadar uzak ve alakasızdır ki burada saymayı gereksiz görüyoruz. Bırakalım da yeni bakan kendi ekibiyle çalışsın çünkü daha önce başarısız olan insanlarla çalışmak başarısızlığı peşinen kabul etmek demektir. Kaldı ki eğer bir insan başarısızsa kendisi o görevi bırakarak bayrağı daha başarılı olacağı düşünülen kişiye sevinçle devretme erdemini gösterebilmelidir.
Sayın Bakanımız; yeni bir sistem diyor, kariyer ve liyakat diyor, yöneticileri eğitime alacağız diyor, bazıları için bu söylemler bile yetiyor, başarısız olan insanların yerine yeni atamalar yapıyor bunun üzerine bazıları basıyor feryadı “ama o kişi Lebbeyk nidalarıyla yürüdü…”. Biliniz ki sadece o insan değil nice isimsiz kahraman “Lebbeyk” nidalarıyla yürüdü hatta koştu… Binlerce yetişmiş liyakat sahibi eğitimci var o nidalarla yürüyen, koşan! Başarısız olduğu görülen insanların yerine bırakında o isimsiz kahramanların içindeki liyakat sahibi olanlar ve başarılı olacağına inanılanlar gelsin, çalışsın, çabalasın… Dinimiz de bunu emretmiyor mu? Bakın ayette; “NİSÂ-58: Şüphesiz ki Allah; size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Gerçekten Allah; bununla size ne güzel öğüt veriyor. Şüphesiz ki Allah; Semi', Basir olandır.” demiyor mu hak edene verin…
Son olarak sözümüzü yineliyoruz; yazımızla, kalemimizle, sözümüzle, duruşumuzla Sayın Bakanımız Ziya SELÇUK’un yanındayız…
