EĞİTİM

Okulların Yüz Yüze Eğitime Açılması, Öğretmenlere Destek ve Telafi Eğitimi Açıklaması

Okulların Yüz Yüze Eğitime Açılması, Öğretmenlere Destek ve Telafi Eğitimi Açıklaması

Abone Ol

Yüz yüze eğitim, telafi eğitimi ve öğretmenlerin desteklenmesine yönelik iki önemli açıklamayı siz okurlarımıza sunuyoruz. İşte haberlerin detayları:

<strong>Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan yüz yüze eğitim ile ilgili olarak açıklamada bulundu.</strong><br /> Koronavirüsle mücadelede yeni bir dönem 1 Haziran'dan sonra başlayacak. Kontrollü normalleşme döneminde vaka sayılarının azalmasıyla ağır hasta sayısında da düşüş görüldü.<br /> Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, katıldığı canlı yayında merak edilen sorulara ilişkin açıklamalarda bulundu.<br />  

YÜZ YÜZE EĞİTİM<br /> Yüz yüze eğitim için Eylül ayını işaret eden İlhan, sonbahara kadar toplumun birçoğunun aşılanabileceğini söylüyor. Üniversitelerin de güz döneminde yüz yüze eğitime geçmesine inandığını ifade ediyor.<br />  

"Okullarda yaz döneminde kültürel ve sosyal faaliyetlerin olacağı bir dönem olacak. İsteğe göre katılım yapılacak bu faaliyetler çocuklar için çok önemli. Öğretmenlerimizin aşılamasında da önemli bir noktaya kadar geldik. Güz dönemine kadar zaten herkesin aşılanmasını planlıyoruz. Eylül ayında okullarda yüz yüze eğitimin olacağını düşünüyorum. Artık hepimiz bu mücadeleyi öğrendik. Öğrenciler maskelerini takarak eğitimlerine devam edebilirler. Üniversiteler için de aynı durum geçerli."<br />  

"MASKE ZORUNLULUĞU KALKABİLİR"<br /> Necmi İlhan, normalleşme ile birlikte açık havada maske zorunluluğunun kalkabileceğini söyledi. Ancak kapalı alanlarda maske takılmasına devam edilmesini gerektiğinin altını çiziyor.<br />  

"Açık alanlarda, belki 1 Haziran’dan sonra, çok kalabalık olmayan yerlerde maske kullanımı azaltılabilir. Ancak kapalı alanlarda sonbahara kadar maske takmaya kesinlikle devam etmeliyiz. Pazar yerine gittiğimizde mesela maske takmamız gerekiyor. Boş bir caddede işe, okula giden kişiler maske konusunda esnek davranabilir. 

Mutlaka yanımızda maske olmalı. Toplu taşımalarda maskenin geçerli olacağını düşünüyorum. Aşılamanın belli bir düzeye ulaşması maske konusu için çok önemli. Dünyada koronavirüs bitmeden bu tehdit geçmeyecek. Belki son sokağa çıkma kısıtlamasını yaşadığımız bir hafta sonu olacak. Daha dikkatli olursak normalleşmenin hızlanabileceğini düşünüyorum."<br />  

<strong>Prof. Dr. Levent Eraslan: ''Eğitimde Telafi Memleket Meselesi''</strong><br /> Salgın nedeni ile eğitim hayatları sekteye uğrayan öğrenciler için telafi eğitimleri yapılacak.<br />  

Milli Eğitim Bakanlığının pandemi sürecinde aksayan eğitimin telafi süreciyle ilgili çalışmaları sürüyor. Bakanlık yeni bir taslak üzerinde çalışıyor. 'Öğrencilerin kayıpları nasıl giderilecek' sorusunu Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Derneği (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan açıklamalarda bulundu.

"Telafi eğitimi mutlaka gerekli" diyen Eraslan şunları söyledi: Eğitimde telafi memleket meselesi. Sadece MEB'in değil, yerel yönetimlerin, STK'ların topyekün herkesin elini taşın altına atması gerekir. Öncelikle telafi eğitimlerine hızlı ve etkili bir yöntem ile başlanması gerekiyor. Öğrenciler için yapılacak telafi eğitimlerinde özellikle öğretmen faktörü de göz önünde bulundurularak yapılması gerekiyor. Öğretmenin bu süreçteki görev tanımı, motivasyon faktörleri belirlenmeli ve sunulmalıdır. Bununla beraber öğrenciler için yapılacak telafi eğitiminde yine öğretmen, öğrenci ve ailelerin istek ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. SODİMER (2021) tarafından yapılan araştırma doğrultusunda telafi eğitimlerinde öğretmen, öğrenci ve ailelerin ortak taleplerinin başında yüz yüze eğitime katılım isteği ve ihtiyacı yer almaktadır. Bu doğrultuda telafi eğitiminde mutlaka bu ihtiyaç ve istek göz önünde bulundurularak uygun ortam ve şartlarda yüz yüze eğitim faaliyetleri gerçekleştirilmelidir. Bu yüz yüze eğitim içeriklerinde oyunlaştırılmış içeriklerin yanı sıra öğrenme kayıplarının giderilmesi için akademik içeriğin etkili ve kompakt bir biçimde öğrenciye sunulması gerekiyor. Bu bağlamda temel branşlarda sadece temel kazanımlar ele alınmalıdır.<br />  

HER DERSE DOKÜMAN<br /> Bakanlık her dersin temel kazanımlarını içeren doküman öğrencilerle paylaşabilir. Ders programları yaz dönemi şartları göz önüne alınarak günde 3 saati geçmeyecek şekilde planlanmalıdır. Belli aralıklarla, online ölçme değerlendirme yoluyla öğretimin verimliliği değerlendirilmeli, öğrencilerin derslere verimli katılımı teşvik edilmelidir. Her sınıf düzeyinde belirlenen temel beceri ve kazanımlarla ve küçük gruplarla kısa süreli yüz yüze eğitimler yapılmalı. İkinci olarak yine SODİMER (2021) tarafından yapılan bir araştırmaya bakıldığında çocukların okulla bağları çok zayıflamış durumda olduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple okula bağlılığı arttıracak etkinlikler yapılmalıdır. Yazın akademik olarak verilecek bir eğitimin çok faydası görülmeyeceğinden yeni döneler için okulu sevme, merak duygusunu geliştirme, öğrenmeyi öğrenmeye yönelik çeşitli etkinlikler planlanmalıdır.<br />  

Bu doğrultuda yaz aylarında eğitim içerikleri seyreltilmiş ortamlarda ve seyreltilmiş programlara temelinde eğitim etkinliklerine dayandırılmalıdır. Bu anlamda müze eğitimleri, gezici derslikler, doğacı eğitim gibi birçok yöntem kullanılmalıdır. Bu uygulamaların yürütülmesi için ise ulusal olarak öğrencilerin desteklemesi amacıyla MEB'in yanı sıra Gençlik ve Spor Bakanlığı, Aile Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı bir arada ve iş birliği içerisinde çalışmalıdır.

ÖĞRETMENE DE DESTEK SUNULMALI<br /> Öğretmenlerimiz, öğrencilerinin telafi eğitiminde mutlaka aktif bir rol alarak ellerinden gelen en iyi şekilde çalışacaklardır diye düşünüyorum. Ancak onlar da elbette uzun zamandır mücadele ettiğimiz pandemi süreci içerisinde değişen eğitim ortamları ve uygulamaları nedeniyle yorulmuş ve motivasyonları etkilenmiş durumdalar. Bu noktada öğrencilere paralel olarak öğretmenlere de destek programları sunulması gerektiğini düşünüyorum. Bununla beraber dijital eğitim süreçlerinde öğretmenlerimiz desteklenmeye ihtiyaç duyuyorlar. Bizler SODİMER olarak bir Dijital Öğretmen Akademisi projesi başlattık. Bu proje kapsamında 1.000 öğretmenimize ücretsiz olarak dijital eğitim ve destekleme programları sunacağız.<br />  

BAZI EKSİKLİKLER VAR<br /> Prof. Dr. Levent Eraslan "Telafi eğitimleri mutlaka hızla aktive edilmesi gereken bir süreçtir. Çünkü küresel bir salgın ile mücadele ederken aslında eğitim süreçlerinde çok hızlı dönüşümleri gerçekleşmiş durumda ve bu durum hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin eğitim süreçleri içerisindeki başarısını ve motivasyonunu doğal olarak etkilemiştir. Eğitim süreci içerisinde öğrencilerin akademik olarak desteklenmesi adına birçok adım atıldı ve mümkün olduğunca çok içerik ve farklı kaynaklarla öğrencilerimiz desteklenmeye çalışıldı. 

Pandeminin bilinmezliğinin getirdiği süreç içerisinde öğrencilerin hızla akademik süreçlere dahil olması için çalışıldı. Ancak bu noktada eğitim süreçlerinin önemli paydaşları olan öğretmenler ve aileler gerekli desteğe büyük oranda ulaşamadılar. Birçok öğretmenimiz kendisini desteklemek adına bizler gibi STK'lar ve akademisyenlerin yürüttükleri çalışmalara dahil olmaya çalıştılar. Ancak bunun ülke genelinde tüm öğretmenlere ulaştırılması gerekmektedir. Bununla beraber ailelerin de çocuklarının eğitimi için gerekli desteğe ulaşmaları sağlanmalıdır" diye konuştu.<br /> Türkiye Gazetesi

{ "vars": { "account": "G-MPYKXW0MJX" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }