Daha önce yüzlerce bireysel onlarca genel kararla da iptal edilen 1709 şube müdürü ataması için Danıştay İDDK son ve kesin olarak karar vermiştir. Bu karardan sonra 1709 şube müdürlüğü kadrosuna yapılan atamalar hukuken yok hükmündedir. Danıştay İDDK’nın 17/02/2020 tarihli ve E: 2020/4, K: 2020/14 sayılı kararı kamuoyuna bugünlerde yansımıştır. Bu kararla daha önce konuyla ilgili verilen kararlar tek dosyada birleştirilerek ortak ve kesin bir karar verilmiştir.

 

Bu yazımızda elimizden geldiğince hukuki terimlere girmemeye çalışarak konuyu öz bir şekilde anlatmaya, sorunun artık kronik hale gelmesi ve birkaç yazıyla çözümün anlatılamayacağından dolayı da sorunlu 1709 şube müdürlüğü atamaları konusunu yazı dizisi olarak incelemeye ve yol göstermeye çalışacağız. 

 

Yaptığımız incelemede; Milli Eğitim Bakanlığının şube müdürlüğü kadroları için 29/12/2013 tarihinde görevde yükselme yazılı sınavı gerçekleştirdiğini, bu sınavda 70 ve üzeri puan alan 5913 kişinin sözlü sınava girmeye hak kazandığını, sözlü sınavda 3287 kişinin 70 ve üzeri puan alarak başarılı olduğunu ve bunun sonucunda 1709 kadroya atama yapıldığını gördük.

 

Mülakatların tekrarlanması ve yeni mülakat puanlarıyla yazılı sınavların aritmetik ortalamasının alınarak atamaların yapılması gerekmektedir. Çünkü bireysel açılan davalarda adayların katıldığı ve dava yoluna gittiği tüm mülakatlar iptal edilmiş, bazı adaylara atama için tercih hakkı verilirken bazı adaylara ise verilmemiştir. Kısacası yapılan mülakatlar hem bireysel davalarla sakatlanmış hem de Ankara 7. İdare Mahkemesinin kararıyla tümüyle iptal edilmiştir.

 

1709 şube müdürlüğü kadrosuna yapılan tüm atama işlemleri ve o tarih aralığında yapılan tüm mülakatlar Ankara 7. İdare Mahkemesi'nin 26/02/2015 tarihli ve E:2014/955, K:2015/341 sayılı kararıyla genel anlamda iptal edilmiştir. Bu karar Danıştay’a taşınmış ve Danıştay 2. Dairesinin 15/10/2015 tarihli ve E:2015/3097, K:2015/8038 sayılı kararıyla onanmıştır. Böylelikle 1709 şube müdürlüğü kadrosuna yapılan atamaların tümü iptal edilmiştir. Önemli olan bir noktada bu genel iptal kararının oy birliğiyle alınmışolmasıdır. Danıştay İDDK’da 17/02/2020 tarihli ve E: 2020/4, K: 2020/14 sayılı kararında bu duruma değinerek “Kaldı ki, Ankara 7. İdare Mahkemesi'nin 26/02/2015 tarih ve E:2014/955, K:2015/341 sayılı kararıyla 1709 atamanın iptaline karar verilmiş, anılan karar Danıştay İkinci Dairesinin 15/10/2015 tarih ve E:2015/3097, K:2015/8038 sayılı kararıyla kesin olarak onanmıştır.” demiştir.

 

Milli Eğitim Bakanlığı, kamuoyuna yeni yansıyan Danıştay İDDK’nın 17/02/2020 tarihli ve E: 2020/4, K: 2020/14 sayılı kararından sonra biran önce 2014 yılında yapmış olduğu 1709 şube müdürlüğü atamasını iptal etmelidir. Unutulmamalıdır ki; "İdarenin, yargı kararlarını uygulamaması durumunda hukuk devleti ilkesinin varlığından söz edilemez”. İdarelerin yargı kararlarını uygulayıp uygulamama konusunda takdir yetkisinin bulunmadığı, yargı kararlarını uygulamayı herhangi bir koşula da bağlayamayacağı açıktır. Milli Eğitim Bakanlığı 1709 şube müdürlüğü kadrosu için mülakatları yenilemeli ve yeni puanların aritmetik ortalamasına göre atama işlemlerini yapmalıdır.

 

Bakınız; İŞKUR Genel Müdürlüğü, 2013 yılında yapılan sınavla atanan 200 şube müdürünün atamasını mahkeme kararlarının kesinleşmesi sonrasında, 21/08/2020 tarihinde iptal etmiştir. Görüldüğü gibi İŞKUR dolayısıyla Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı aradan geçen 7 yılın sonunda hukuka saygılı davranarak yapılan atamaları iptal etmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı mahkeme kararınıuygulanmadığı sürece bu sorunlu süreç devam edecek hukuksuz atanan 1709 şube müdürünün gerçekleştirdiği birçok işlem geçersiz olacaktır.

 

Milli Eğitim Bakanlığından 81 il için tüm okullar üniversiteler kurumlara tatil kararı Milli Eğitim Bakanlığından 81 il için tüm okullar üniversiteler kurumlara tatil kararı

Şube müdürlüğü kadrosuna 2014 yılında yapılan 1709 hukuksuz atamanın iptali geciktiği sürece onarılması güç ve imkânsız zararların oluşacağı kesindir. İdare iptal kararını biran önce uygulamalıdır ve uygulamaması düşünülemez.

 

Not: Bir dahaki yazımızda iptalin hukuki dayanaklarını, iptalin gerçekleşmemesinin söz konusu bile olamayacağını, mağdur edilenlerin neler yapabilecekleri vb. gibi konuları ele almaya çalışacağız.

 

    Av. Ece Rukiye KALAY

Erkalay Hukuk & Danışmanlık